Bayramım
10 KASIM
Bu tarih koskoca bir ulusun aynı an da ağladığı, aynı anda üzüldüğü ve aynı anda bir kişiyi hatırladığı bir tarih olarak akıllara kazınmıştır. Yüce Türk milletini içine düştüğü durumdan canla, başla ve canını hiçe sayarak çarpışan, şanlı tarihimize birbirinden güzel notlar ve zaferler kazandıran Mustafa Kemal ATATÜRK bu tarihte o masmavi gözlerini bu dünya ya kapatmıştır. Bir milletin onu bu kadar tutkulu sevmesinin altın da bizim için yaptıklarından tutun da, küçücük bir tarladan geldiği bu noktanın da etkisi çok büyüktür.
O Selanik de bir evde açtı dünyaya gözlerini. Tarlada kargaları kovalarken tanıştık ilkokul sıraların da kendisiyle, harp okullarına gitti, hızla yükselmeye başladı ve bir gün görev vakti gelince sonunu bir saniye bile düşünmeden, ölüme merhaba dercesine giyindi çizmelerini ve elbiselerini. Veda etti beklide içten içe gidişim var beklide dönüşüm olmayacak gibilerinden. Onu yalnız bırakmadı ama yüce Türk milleti, cephede askere gelen her genç bu vatana feda olmak için gelmişti o cepheye. Kiminin ellerine, kiminin saçlarına kına yakmıştı anası. Oğlum bu vatana kurban olsun ben Türk kadınıyım bir oğlum ölür, bin oğlum olur dercesine.
Ve her şey bittiğin de laik, demokratik ve bağımsız bir ülkenin temellerini atmıştı. Gözlerini dünya ya kapatırken Mustafa Kemal ATATÜRK bu ülkeyi gençlere emanet etmişti. Bu yüzden gözleri açık gitmedi. Çünkü her Türk genci, ondan devraldığı bu kutsal emaneti nasıl daha ileriye taşıyacağını çok ama çok iyi biliyordu. Çünkü ihtiyaç duyacağı her şey damarlarında ki asıl kanda mevcuttu!
Bu millet var olduğu sürece, her yürekte bir ‘’Mustafa Kemal ATATÜRK’’ yetişecektir bunu asla unutma ATAM…
Sen rahat uyu...